Mısır Dışişleri eski Bakan yardımcısı ülkenin şuan uygulanan dış siyaseti ile ilgili şöyle açıklamada bulundu: “Gerçekleşen değişiklikler arasında Suriye dosyası yer alıyor. Şuan Kahire Şam’ı ve Beşar Esad’ın güçte kalmasına garanti olan Rusya’nın Suriye’deki projesini destekleme siyasetini uyguluyor.
Bu konu Kahire ve Riyad ihtilaflarının başında yer alıyor. Arabistan Mısır’a karşı tutumlarında acele etti, tutumlarını yine gözden geçirmesi gerekiyor. Kahire’nin neden böyle bir tutuma yöneldiğini düşünmesi gerekiyor ancak Suudilerin acelesi mevcut soruna yol açtı.”
Bayumi, Riyad’ın Kahire tarafından Suriye konusu ile ilgili uygulanan dış siyasetinin, Mısır’ın İran’ı Suudi Arabistan karşısında destekliyor yönündeki iddiası ile ilgili şöyle açıklamada bulundu: Bu iddia tamamen esassızdır. Mısır büyük bir ülkedir ve dış siyasetinde hiç bir tarafa uymaz ve tüm ülkelerin Mısır’ın dış siyasetindeki tutumlarına saygı göstermesi gerekiyor.
Fars körfezi etrafındaki Arap ülkeler, Mısır’ı İran ile olan ilişkilerini yeniden takip etmesini engellemeye çalışıyorlar ancak kendiler İran ile diplomatik ilişki içerisindeler.
Mısır Dışişleri eski Bakan Yardımcısı, Fars körfezi etrafındaki Arap ülkelerinin Mısır’ın İran ile ilişkileri hakkında endişeli olmalarının nedenleri ile ilgili şöyle konuştu: “Bu ülkeler, Mısır’ın Arap dünyasında en büyük askeri güç olduğunu ve 2 milyon askeri güce sahip olduğunu, en yüksek sayıda işçi gücüne sahip olduğunu biliyor ve Tahran-Kahire ilişkilerinin her iki tarafın gücüne güç katacağını anlıyor.
Eski Bakan Yardımcısı, açıklamasının sonunda, Mısır’ın Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyona katılması yönünde bu konuya dikkat çekti: “Arap dünyasındaki en büyük askeri güce sahip olan Mısır, Arap dünyasının liderliğini yapabilirken Suudi Arabistan veya her hangi bir ülkeye uyması doğru olmayacaktır.”