Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah bugün Beyrut’un güneyindeki Zahiye bölgesindeki Aşura merasimlerine katıldı.
Nasrallah merasimde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Arabistan’ın Yemen halkına karşı başlattığı savaş siyasi bir hedef için değildi, bu savaş Suudi rejiminin kinini göstermekte ve bu ülkenin Yemen halkından intikam almaya çalıştığını ortaya koymaktadır.
Siyasi hedefler doğrultusunda yapıldığı söylenen savaştaki öldürme ve katletme yönteminin siyasi hedeflerle ilgisi yoktur. Bu, Suudi Vahabilerin Yemen’de intikam almak için savaştığını göstermektedir.
Suudi Arabistan, Yemen halkının egemenlik ve bağımsızlık için ayaklanması nedeniyle Yemen halkından intikam almaya çalışmaktadır.
Yemen bugün, Sana şehrinde bulunan salondaki parça parça olmuş bedenlerle ve cesetlerle Kerbela gibidir.
Yemen bu savaşta yenilmeyecektir
Nasrallah şu hatırlatmalarda bulundu: “Yemen’de iki sahne vardır, ilk sahne, üzüntü ve gözyaşı sahnesi ve diğer sahne de Amerikan Suudilerin katliam arabaları karşısındaki istikrar ve kahramanlık sahnesidir ama Yemen bu savaşta kaybetmeyecektir.
Yemen’in ne dağdan, ne çölden korkan yüzbinlerce cesur savaşçısı vardır. Onlar cesurca savaşmakta ve başarılar elde etmektedir. İmam Hamanei’nin de buyurduğu gibi, Al-i Suud bu savaşta yerle bir olacaktır.
İman ve tecrübemize dayanarak söylüyoruz, Allah’a iman edin çünkü o sizi ümitsiz bırakmayacak ve sizi zalimlere karşısında muzaffer kılacaktır”
Seyyid Hasan Nasrallah Kabil’de tekfirci teröristler tarafından meydana gelen saldırıya değindi ve yaralılara acil şifalar diledi.
İntifada’nın kökleri Filistin halkının kalbinde ve vicdanındadır
Hasan Nasrallah sözlerine şöyle devam etti:“İkinci konu, ilk kıblemiz olan Filistin’dir. Her geçen gün Filistin halkının gerçek ve asıl seçeneğinin intifada, cihat, direniş ve işgalcilerle mücadele olduğu sabit olmaktadır. Bazıları Kudüs İntifadası’nın başarısız olacağını düşündüler. Ama son günlerde Kudüs İntifadası’nın köklerinin Filistinlilerin kalbinde ve vicdanında olduğunu kanıtlandı.
İsrailliler Filistin topraklarının onlar için ölüm ve yenilgi sahnesi olacağını anlayacaklardır ve onlar aileleriyle birlikte geldikleri yerlere dönmek zorunda kalacaklardır. Bu Filistin Direnişinin mesajıdır.”
Seyyid Hasan Nasrallah Irak’ın durumu hakkında şunları söyledi: “Iraklılar bugün IŞİD ile nihai ve sonucu belirleyecek bir savaşa doğru hareket etmekte ve sürekli olarak zafer kazanmaktadır.
Iraklılar birbirleriyle işbirliği yaparak, teröristlerle ve tekfircilerle mücadele etmekte ve başarılar elde etmektedir.”
Seyyid Hasan Nasrallah Iraklıların Musul’a doğru hareket etme kararıyla ilgili olarak daşu ifadelerde bulundu: “Amerika Musul’dan Suriye’nin doğusuna bir yol açmak istemektedir. Iraklılar da Felluce’den Suriye’ye bir yol açıldığını biliyorlar.
Amerika bugün IŞİD’İ Suriye’ye odaklamak ve böylece bu terörist grubun yeniden gücünü toparlayarak Irak’a dönmesini istemektedir.
Irak Amerika’nın Musul’daki hile planına aldanmamalıdır
Amerika’nın hile planları sizin Musul’daki başarılarınızı yok olmaya sürükleyecektir. IŞİD hedef alınmalı, bu terörist grubun liderleri tutuklanmalı ve hapse atılmalıdır. Onların Suriye’ye gidebilmeleri için yol açılmamalıdır. Çünkü onların Suriye’deki varlığı ilk olarak Iraklılar için bir tehdit arz etmektedir.”
Seyyid Hasan Nasrallah konuşmasının devamında Bahreyn halkının hâkim rejim karşısındaki direnişine değinerek şunları söyledi: “Bahreyn halkının Rehberiyet’e ve değerlerine bağlılığını ve aynı zamanda yasal haklarını elde etmek için gösterdikleri direnişi takdir ediyorum. Onlara hak yolunda sabırlı olmalarını ve birbirlerini sabra davet etmelerini söylüyorum.”
Hasan Nasrallah Şeyh İsa Kasım’ın kuşatma altında olmasına da değinerek şu ifadelerde bulundu: “Hüseyni bir lider Deraz bölgesinde kuşatma altındadır ve bu kişinin etrafında Hüseyinlerini savunan bir topluluk vardır.
Bahreyn, özgürlük talep ettikleri gerekçesiyle hapishaneleri dini âlimlerle, siyasi liderlerle ve gençlerle dolu olan bir ülkedir.”
Seyyid Hasan Nasrallah, Arabistan’ın Yemen’deki savaşının siyasi hedefleri gerçekleştirmek için olmadığını ve Suudi Vahabi kinini ortaya koyduğunu belirtti.
Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah bugün Beyrut’un güneyindeki Zahiye bölgesindeki Aşura merasimlerine katıldı.
Nasrallah merasimde yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Arabistan’ın Yemen halkına karşı başlattığı savaş siyasi bir hedef için değildi, bu savaş Suudi rejiminin kinini göstermekte ve bu ülkenin Yemen halkından intikam almaya çalıştığını ortaya koymaktadır.
Siyasi hedefler doğrultusunda yapıldığı söylenen savaştaki öldürme ve katletme yönteminin siyasi hedeflerle ilgisi yoktur. Bu, Suudi Vahabilerin Yemen’de intikam almak için savaştığını göstermektedir.
Suudi Arabistan, Yemen halkının egemenlik ve bağımsızlık için ayaklanması nedeniyle Yemen halkından intikam almaya çalışmaktadır.
Yemen bugün, Sana şehrinde bulunan salondaki parça parça olmuş bedenlerle ve cesetlerle Kerbela gibidir.
Yemen bu savaşta yenilmeyecektir
Nasrallah şu hatırlatmalarda bulundu: “Yemen’de iki sahne vardır, ilk sahne, üzüntü ve gözyaşı sahnesi ve diğer sahne de Amerikan Suudilerin katliam arabaları karşısındaki istikrar ve kahramanlık sahnesidir ama Yemen bu savaşta kaybetmeyecektir.
Yemen’in ne dağdan, ne çölden korkan yüzbinlerce cesur savaşçısı vardır. Onlar cesurca savaşmakta ve başarılar elde etmektedir.
İmam Hamanei’nin de buyurduğu gibi, Al-i Suud bu savaşta yerle bir olacaktır.
İman ve tecrübemize dayanarak söylüyoruz, Allah’a iman edin çünkü o sizi ümitsiz bırakmayacak ve sizi zalimlere karşısında muzaffer kılacaktır”
Seyyid Hasan Nasrallah Kabil’de tekfirci teröristler tarafından meydana gelen saldırıya değindi ve yaralılara acil şifalar diledi.
İntifada’nın kökleri Filistin halkının kalbinde ve vicdanındadır
Hasan Nasrallah sözlerine şöyle devam etti:“İkinci konu, ilk kıblemiz olan Filistin’dir. Her geçen gün Filistin halkının gerçek ve asıl seçeneğinin intifada, cihat, direniş ve işgalcilerle mücadele olduğu sabit olmaktadır. Bazıları Kudüs İntifadası’nın başarısız olacağını düşündüler. Ama son günlerde Kudüs İntifadası’nın köklerinin Filistinlilerin kalbinde ve vicdanında olduğunu kanıtlandı.
İsrailliler Filistin topraklarının onlar için ölüm ve yenilgi sahnesi olacağını anlayacaklardır ve onlar aileleriyle birlikte geldikleri yerlere dönmek zorunda kalacaklardır. Bu Filistin Direnişinin mesajıdır.”
Seyyid Hasan Nasrallah Irak’ın durumu hakkında şunları söyledi: “Iraklılar bugün IŞİD ile nihai ve sonucu belirleyecek bir savaşa doğru hareket etmekte ve sürekli olarak zafer kazanmaktadır.
Iraklılar birbirleriyle işbirliği yaparak, teröristlerle ve tekfircilerle mücadele etmekte ve başarılar elde etmektedir.”
Seyyid Hasan Nasrallah Iraklıların Musul’a doğru hareket etme kararıyla ilgili olarak daşu ifadelerde bulundu: “Amerika Musul’dan Suriye’nin doğusuna bir yol açmak istemektedir. Iraklılar da Felluce’den Suriye’ye bir yol açıldığını biliyorlar.
Amerika bugün IŞİD’İ Suriye’ye odaklamak ve böylece bu terörist grubun yeniden gücünü toparlayarak Irak’a dönmesini istemektedir.
Irak Amerika’nın Musul’daki hile planına aldanmamalıdır
Amerika’nın hile planları sizin Musul’daki başarılarınızı yok olmaya sürükleyecektir. IŞİD hedef alınmalı, bu terörist grubun liderleri tutuklanmalı ve hapse atılmalıdır. Onların Suriye’ye gidebilmeleri için yol açılmamalıdır. Çünkü onların Suriye’deki varlığı ilk olarak Iraklılar için bir tehdit arz etmektedir.”
Seyyid Hasan Nasrallah konuşmasının devamında Bahreyn halkının hâkim rejim karşısındaki direnişine değinerek şunları söyledi: “Bahreyn halkının Rehberiyet’e ve değerlerine bağlılığını ve aynı zamanda yasal haklarını elde etmek için gösterdikleri direnişi takdir ediyorum. Onlara hak yolunda sabırlı olmalarını ve birbirlerini sabra davet etmelerini söylüyorum.”
Hasan Nasrallah Şeyh İsa Kasım’ın kuşatma altında olmasına da değinerek şu ifadelerde bulundu: “Hüseyni bir lider Deraz bölgesinde kuşatma altındadır ve bu kişinin etrafında Hüseyinlerini savunan bir topluluk vardır.
Bahreyn, özgürlük talep ettikleri gerekçesiyle hapishaneleri dini âlimlerle, siyasi liderlerle ve gençlerle dolu olan bir ülkedir.”