İsrail’de yayın yapan bir radyoda İsrailli askeri bir yetkilinin Suriye konusundaki açıklamalarına yer verildi. İsrailli yetkili yaptığı açıklamada savaş hiç olmadığı kadar yakınlarında olmasına rağmen Suriye’deki gelişmelerin kendilerini ilgilendirmediğini, nitekim Suriye sınırındaki durumun Suriyelileri de ilgilendirmediğini ifade etti. Ayrıca yetkili Suriye’den fırlatılan füzelerin hedefinde aslında İsrail’deki bölgelerin olmadığını belirtti.

 

Bu bağlamda İsrail’in ilk kez Demir Kubbe sistemini Suriye’den işgal altındaki Golan Tepeleri hedefine doğru fırlatılan füzeleri durdurmak için devreye soktuğu, Demir Kubbe’nin devreye girmesiyle Suriye yönetimine çok keskin bir yanıt verildiği ifade ediliyor.

 

Konuyla ilgili bir diğer açıklama ise İsrail Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot’tan geldi. Eizenkot İsrail’in Suriye savaşına yaklaşımında hiçbir değişiklik olmadığını, İsrail’in Nusra Cephesi’ne yardım etmediğini, yalnızca Dürzilerin güvenliği hususunda hassas olduğunu söyledi. İsrail radyosunda yayınlanan haberin devamında Eizenkot, Gazze’den atılan füzeye verilen cevabın İsrail vatandaşlarını korumayı ve daha güvenli bir bölge oluşturmayı hedeflediğini belirtti.

 

İsrailli general açıklamalarının devamında İsrail’in 2006 Lübnan Savaşı’nda (kendi ifadesiyle 2. Lübnan Savaşı’nda) ve son Gazze Savaşı’nda büyük başarılara imza attığını, Hizbullah ve Hamas’ı mağlup ettiğini söyledi. Bu yılın daha çok güvenlik problemleriyle, özellikle de terör sorunuyla mücadele etmekle geçtiğini ifade eden general bu konuda yürütülen çalışmalar neticesinde terör olaylarının azaldığını belirtti. Radyonun haberinde İsrail genelkurmay başkanının terör sorununa değinmesinin, El-Celil’deki Dürzi lidere Kurban Bayramı münasebetiyle düzenlediği ziyarette Dürzi liderin Suriye’deki Dürzilerden yana endişeli olduğunu dile getirmesinden kaynaklandığını ifade etti.

 

Öte yandan İsrail’deki “Memri” Araştırma Enstitüsü edindiği istihbarat bilgileri doğrultusunda 2016’daki beklentilerini ifade eden bir rapor yayınladı. Söz konusu rapor Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot’a, siyasi yönetime, askeri yönetime ve hükümete de sunuldu.

 

“Küçük Suriye” adı verilen raporda İsrail istihbaratının edindiği bilgilere göre Suriyeli ve İranlı yetkililerin Suriye’de birlikte yürüttükleri çalışmalar neticesinde Suriye ordusunun talepleri yerine getirmeyeceği ve değişmeyeceği şeklinde bir sonuca vardıklarını, bu yüzden orta yollu olması hedefiyle “isyancıları ve Esed’i kapsayan”, yönetimin de bölündüğü bir çözümün sağlanması yönünde çaba sarf ettikleri ifade edildi.

 

Raporun devamında bu durumun Rusya’nın Suriye’deki askeri operasyonları sürdürmesini engellemediği ve “Büyük Suriye”nin hala ayakta olduğu ifade edildi. Raporda ’küçük Suriye’den kastedilenin şimdiki Suriye’nin %20’si ya da 30’u olduğu, geriye kalan alanın ise birbiriyle savaşan bağımsız kantonlara dönüşeceği, bu hikayede İsrail’e ayrılan bölümün ise “Golan Tepeleri”nin tamamı olacağı belirtildi. Ayrıca İsrail’in Özgür Suriye Ordusu’ndaki muhaliflere yaptığı insani yardımların aslında Golan Tepelerine yakın olan alana “ılımlı Sünni grupların” yerleştirilmesini hedeflediği de belirtildi.

 

Bu ılımlı grupların bir engel görevi gördükleri ve Nusra Cephesi, Daeş gibi örgütlerin Golan Tepelerine girmesini engelledikleri ifade edildikten sonra konu Hizbullah’ın Suriye’deki durumuna geldi. Raporun bu bölümünde adeta İsrail’in istihbarat gücü ortaya koyulmak isteniyormuşçasına şu ifadelere yer verildi: “Kuneytra’nın kuzeyinde Dürzi köyler yer alıyor. Bu köyler Golan Tepelerinde İsrail’e karşı yürütülen çalışmanın merkezi görevini görüyorlar. Bu bölgede Hizbullah ve Suriye ordusu aktif birimleri harekete geçiriyorlar.”

 

Raporun sonunda “Suriye’deki kimyasal silah” sorunuyla ilgili olarak istihbaratın henüz raporunu tamamlamadığı, ancak İsrail İstihbaratındaki görevlilerin açıklamalarında “kimsayal silah”la ilgili dosyanın 2016 yılı boyunca açık kalacağını, zira kimyasal silah üzerine çalışan “OPCW” kurumunun da bu dosyayı henüz kapatmadığını ifade ettiklerine işaret edildi. Raporda Esed’in büyük ihtimalle kimyasal maddeleri gizlediği belirtildi.