Cumhurbaşkanı Beşşar el Esad bugün mübarek kurban bayramı namazını Şam kırsalının güneybatısında yer alan Dareyya Kentindeki Celil Sahabe Saad Bin Muaz Camiinde kıldı. 

 

Şam ve Çevre Kent Müftüsü Şeyh Adnan el Afyuni’nin imamlığında kılınan bayram namazına parti yetkilileri ve hükümet üyelerinin yanı sıra milletvekilleri ve Müslüman din adamları katıldı. 

 

Şeyh Afyuni bayramın değer ve anlamına ışık tutan hutbesini okurken, Suriye ordusunun düşman güçlerin destekledikleri teröre karşı başarılarına laveten Suriyelilerin ulusal uzlaşmada ilerleme azimetleri gölgesinde şanlı zafer ışığının göründüğüne işaret etti. Suriye’nin anne kucağı gibi bir vatan olduğuna dikkat çeken Afyuni; bu annenin hiçbir evladına zarar vermek istemediğini, doğru yoldan şaşanların dönmek istemeleri halinde ellerinden önce yüreğini açtığını ifade etti. 

 

Hutbesinde Cumhurbaşkanı el Esad’a seslenen bayram hatibi; “bayram namazını, terör nedeniyle yılların acısını taşıyan Dareyya’da kılmayı tercih etmenizin kuşkusuz bir dizi delaleti bulunmaktadır. Bunların ilkinin ise, Batılılara ve bölgedeki taşeronlarına bahis oynamanın yaşam dolu güzelim kenti nasıl harabeye dönüştürdüğünü tüm Suriyelilerin ve tüm dünyanın görmeleridir..” 

 

El Esad’ın bayram namazını Dareyya’da kılmayı tercih etmesinin aynı zamanda devletin bu kasabayı en kısa süre içinde yeniden yapılandırma özenini ortaya koyduğuna dikkat çeken Afyuni; ayrıca Suriye devletinin vatanın istisnasız her karış toprağını ve her vatandaşını koruma kararlılığı ve çabasını da net bir şekilde kanıtladığını kaydetti. 

 

Dareyya’nın dış güçlerin edatı olarak silah taşıyan tüm Suriyelilere bir mesajı olduğunu ifade eden Şeyh Afyuni; ‘Dareyya bu mesajında krizden kurtulmakla birlikte Suriye ve Suriyelileri korumayı garantileyecek tek yolun ulusal uzlaşma olduğudur..” ifadesini kullandı. 

 

Şeyh Afyuni din, tarih, deneyim ve çıkarların aynı vatan evlatları arasında anlaşmazlıkları diyalogla çözmenin, anlaşmazlıkları giderip tüm tarafları razı edecek bir çözüm sağlamanın en iyi ve en hayırlı yol olduğunu net bir şekilde kanıtladığına dikkat çekti. 

 

Şeyh Afyuni dünyanın muhtelif devletlerinden radikalist ve terörist ideolojiyle gelenlerin ise önlerindeki tek yolun ölmek ya da Suriye’yi terk etmek olduğunu belirtti. 

 

Suriyelilerin el Esad ile kol kola Suriye’yi eskisinden daha iyi ve daha güçlü bir şekilde yapılandıracaklarını ifade eden Şeyh Afyuni; yeniden yapılandırmanın bozulan vicdanlarda değişen ilke, değer ve ahlak kurallarını da yeniden yapılandırmayı gerektirdiğini vurguladı. Şeyh Afyuni bunun da din adamları ve ulemaların yanı sıra eğitim, öğretim ve kültür kurumlarına düşen en önemli misyon olduğunu kaydetti. 

 

Hutbesinin sonunda Şeyh Afyuni el Esad ve tüm Suriyelilerin bayramlarını kutlayıp düşman planlara karşı mücadelelerini selamlarken, şehitlere rahmet, yaralılara acil şifalar, Suriye’ye de şanlı bir zafer temennilerinde bulundu. 

 

Bayram namazı ve hutbesinin ardından Cumhurbaşkanı el Esad ve ona eşlik edenler, dış güçlerin destek ve yönlendirmeleriyle faaliyet gösteren teröristlerin ibadet yerleri, altyapı, hizmet kurumları ve özel mülkleri sistematik eylemlerle sabote ettikleri kentin bir dizi bölgesini dolaştı. 

 

El Esad; Dareyya’nın silah ve terörden arındırılması ardından bölgede saha incelemelerinde bulunan yetkililerden gözlemleri hakkında bilgi aldı. Dareyya ahalisinin en kısa süre içinde evlerine dönmeleri için gerekli onarımların yapılması planları ve çabaları hakkında da bilgi alan el Esad; bu yöndeki çabaların mümkün olduğunca hızlandırılması talimatları verdi. 

 

Ziyaretin Birçok Anlamı Var 

 

Dareyya’da dolaştığı sırada ulusal medya araçlarına açıklamasında el Esad; Dareyya’ya bulunduğu bu ziyaretinin bir dizi anlamı olduğuna dikkat çekti. Bu ziyaretin sembolik anlamları da olabileceğine işaret eden el Esad; mesajın, krizin başından beri aynı durumu yaşadığı Suriyelilere yönelik olmadığını kaydetti. El Esad krizin başından beri düşmancı dış planların açık olduğunu, kendisi gibi tüm Suriyelilerin de aynı değerlendirmelerde bulunup aynı vizyona sahip olduğunu söylerken, bu krizde dış güçlerin, işbirlikçilerin ve hainlerin oynadıkları rolün gayet net olduğunu ekledi. 

 

Teröristlerin her bölgeye girdiklerinde ve Suriyelilerin her hangi bir bölgeden her tehcir edildiklerinde tüm Suriyelilerle aynı duyguları yaşadığını ifade eden el Esad; aynı şekilde ordunun herhangi bir bölgeyi terörden kurtardığı, ya da ulusal uzlaşma sonucunda ahalinin evlerine her döndüklerinde yine tüm Suriyelilerle aynı duyguları yaşadığını kaydetti. 

 

Sözlerine devam eden el Esad; dolayısıyla şu an Suriyelilere değil de, Suriye’ye karşı faaliyet gösterenlere mesaj vermek istediğini belirtti. El Esad; mesajının Suriye’nin birkaç gün, birkaç hafta ya da birkaç ay içinde veya günümüze dek hala düşeceğine bahis oynayanlara mesaj vermek istediğini söyledi. Mesajının özellikle Suriye’ye karşı düşmancı planlarda direk bir şekilde dahil olan ve teröre muhtelif tür destek temin eden devletlere mesaj vermek istediğini belirten el Esad, Suriye’yi devlet ve hak olarak hedef alan yabancı planların edatı olan ve işbirliği sergileyen Suriyeli hainlere mesaj vermek istediğini sözlerine ekledi. 

 

Devlet olarak Dareyya’ya gelmekle Suriye devletinin vatanın istisnasız her karış toprağını terörden kurtarma, güvenliği sağlama ve yeniden yapılandırma azim ve kararlılığını kanıtlama mesajına dikkat çeken el Esad; bu ziyaretin, krizin başında propagandasını yaptıkları sahte özgürlüğü gerçek özgürlükle değiştirme amaçlı olduğunu ifade etti. 1El Esad öyle ki bu özgürlüğün güvenlik ve istikrarın sağlanmasıyla başlamasıyla yeniden yapılandırmakla sürdürülüp bağımsız ulusal bir kararla sonuçlanacağının altını çizdi. Onların iddia ettikleri sahte özgürlüğün ise her ay ya da her sezon başında onlara sunulan bir avuç dolar ya da sahte vaatlerle başladığına dikkat çeken el Esad; bu vaatlerim Batılıların ‘Yeni Suriye’ dedikleri egemenlikten mahrum boyun eğen bir Suriye’de sandalye veya makam vaatlerinden ibaret olduğunu kaydetti. 

 

Bugün bu ziyaretinde mübarek bayramda tüm Suriyelilerle ağız birliği içinde ‘Allah-u Ekber’ kelimesini gerçeği ile ifade etmeye geldiklerini belirten el Esad; tüm semavi dinlerin ortak kelimesi olan bu kelimenin onların yıkım, ölüm ve tekfircilik ideolojisinden tamamen uzak olduğunu kaydetti. 

 

Sözlerine devam eden el Esad; Dareyya’nın Suriye’de terörden kurtarılan tüm bölgelerden farkının, uluslar arası kimi tarafların bu kentin terörden temizlenmesinden rahatsız olmaları olduğuna dikkat çekti. Bu taraflara seslenen el Esad; Dareyya Kentinin terörden temizlenmesi ve ahalisinin terörden kurtarılmalarından rahatsız oldukları kadar Suriyelilerin bir o kadar da mutlu olduklarını ifade etti. El Esad Suriye ve halkına düşman tarafların rahatsız olmalarının, durumların Suriye ve halkı lehine olduğu anlamına geldiğine işaret etti. 

 

Büyük kentlere yakın yerleşim alanlarının her daim demografik bir zenginliğe sahip odluğuna dikkat çeken el Esad; Dareyya’nın da tüm Suriye gibi muhtelif kesimlerden ve bileşenlerden olduğunu ifade etti. El Esad dolayısıyla Suriye toplumun birbirinden ayrı bileşenlerden olduğu yönünde verilmeye çalışılan imajın gerçekle ilgisi olmadığını vurguladı. 

 

Hala teröristlerin bulundukları bölgelere mesajı konusunda ise el Esad; her daim olduğu gibi ulusal uzlaşma ve diyaloga gitme mesajı olduğunu kaydetti. 

 

El Esad genel olarak Suriyelilerin büyük çoğunluğunun yurtsever olduğuna dikkat çekerken, fakat bir kısım bölgelerde devlete karşı mevcut kuşkular ya da silahlı grupların baskı ve dayatmalarının uzlaşmayı aksattığına işaret etti. Fakat geçen tüm bu yıllar içinde sağlanan ulusal uzlaşmalar ve af kararından faydalananların durumlarının bu yönde en bariz ve en iyi kanıt olduğunu söyledi. El Esad geçen yıllar içinde devletin verdiği her söze harfiyen bağlı kaldığını kesin bir şekilde kanıtladığını, bunun tersini de kimsenin iddia edemeyeceğini sözlerine ekledi. 

 

Sözlerine devam eden el Esad; devletin dış planları çökertme, vatandaşlarının can ve mal güvenliğini sağlama, onlara onurlu bir hayat temin etme özenine dikkat çekti. 

 

Suriye’nin kimlerin hesabı için yıkıldığını sorgulayan el Esad; hiç bir devletin kentlerini yakıp yıkma ve halkını öldürmeyi istemeyeceğinin altını çizdi. El Esad meydana gelen yıkım ve ölümün mutlak bir şekilde devletin aleyhine olduğuna dikkat çekerken, kimilerin bel yıla aşkın süredir peşine koştuğu evhamları terk etmesi gerektiğini kaydetti. 

 

Dış tarafların vaatlerine bahis oynayanların hüsrandan başka hiçbir şey elde edemeyeceklerini belirten el Esad; ‘devrim’ adını verdikleri bu yaşanların kesinlikle devrimle ilgilisi olmadığının net bir şekilde ortada olduğunu ifade etti. El Esad her şeye rağmen bu yaşanların devrim olduğuna hala ısrar edenlerle tartışmanın anlamı olmadığını, sadece ‘devrim’ kelimesi önüne ‘kiralık’ kelimesi eklemeleri gerektiğini sözlerine ekledi. 

 

Sözlerinin bitiminde el Esad vatan kapılarının, vatana dönmek isteyenler için her daim ve tüm düzeylerde açık olduğunun altını çizerken, vatanın hata işleyen evlatlarını affetme ve ona kucak açma gücüne sahip olduğunu kaydetti. Vatan kucağına dönmek istemeyen ve dış güçlere hizmet edip Suriye ve halkını hedef almaya devam etme kararlılığında olanlar konusunda ise el Esad; Suriye ordusunun teröre karşı operasyonlarını amansız ve aralıksız bir şekilde sürdürme azminde olduğunun altını çizdi. El Esad teröre karşı mücadelenin iç yada dış koşullar veya durumlar ne olursa olsun devam edeceğini belirtirken, anayasa ve kanunların güvenlik ve istikrarı sağlamak için izin vermekle yetinmeyip zorunlu bir görev olarak öngördüğüne dikkat çekti.