Muhammed Hayr Akkam; “Riyad’ın desteklediği muhalif birlikler, savaş cephelerini alevlendirerek denklemleri kendi lehlerine değiştireceklerini zannettiler ama Suriye Ordusu’nun ve müttefiklerinin Halep’teki zaferleri, onların tahminlerinin ve düşündüklerinin aksineydi” açıklamasında bulundu.

 

Akkam, Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura’nın son İran ziyareti, De Mistura’nın Yardımcısı Remzi İzzettin’in Suriye’ye ziyareti ve son siyasi hareketlere ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

 

“De Mistura, Suriye ve İran’a tekliflerde bulundu. Suriye, bu tekliflerin içeriği hakkındaki duruşunu açıklamadı ama Riyad’ın desteği altındaki muhalif birliklerden bazıları görüş belirterek, bu teklifleri kabul etmediler.

 

Suriye Dışişleri Bakanı Yardımcısı Faysal El-Mikdat Remzi İzzettin’e açık bir şekilde önceliğin her türlü Suriye-Suriye görüşmelerine verilmesini söyledi.

 

Biz Cenevre’deyken, Riyad’ın desteği altında bulunan Suriyeli muhalifler olarak adlandırılan grubun terörizmle mücadele edilip edilmediğine önem vermediğini aksine bu teröristlerden yararlanarak güç kazanmanın peşinde olduklarını hissettik. Suriye’nin düşmanları ülkeyi bölmek ve yenilmiş küçük kabile hükümetlerine dönüştürmek istiyor.”

 

Muhammed Hayr Akkam Suriye Ordusunun ve müttefiklerinin zaferler kazandığı bir dönemde De Mistura’nın ilişkilere geri dönüş yapması hakkında da şunları söyledi:

 

“De Mistura Cenevre’deki müzakerelerin 2254 kararı uyarınca yapıldığını söylemişti. Mistura 6 aylık bir süreçten bahsediyor ve bu altı ay, yılın ilk aylarında başlayacaktı ve bu görüşmelerden siyasi bir sonuç çıkması gerekiyordu; ama karşı taraf bu süreci durdurdu ve Mistura’yı darboğaz etti.

 

De Mistura karşı tarafın bu gecikmenin sorumlusu olduğunu açıklayamıyor. Çünkü bu konuyu açıklayacak gücü yok. Aynı zamanda karşı tarafı destekleyenler görüşmelerin üçüncü aşamasında yalnız kaldılar ve Suriye hükümeti ekibinin görüşmelerin bu aşamasında gösterdiği işbirliği, onları zor durumda bıraktı. Savaş cephelerini alevlendirerek, denklemleri kendi lehlerine çevireceklerini zannediyorlardı. Ama Suriye Ordusu ve müttefiklerinin Şam ve Halep’te meydana getirdiği değişiklikler, muhaliflerin yararına değildi ve şu an, tahminlerinin aksine birçok şeyi kaybettiler.

 

Onlar şu an, insani olarak, savaş meydanında ve hatta siyasi olarak zor bir geçitteler. Çünkü ordunun, müttefiklerinin ve dostlarının işbirliği ile elde ettiği zaferler, bu dosyayı karşı tarafın elinden aldı. Halep kırsalındaki güvenli insani koridorlar, teröristlerin bu bölgedeki sivilleri Suriye hükümetine baskı aracı olarak kullanmasını engellemek amacıyla oluşturuldu. Bu eylem, Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad’ın af emriyle beraber gerçekleşmekle birlikte, Beşşar Esad aynı zamanda silahlı grupların silahlarını teslim ederek affedilmesi hükmünü de çıkardı.

 

Bu silahlı gruplar, sivillerin çıkarılmasını engelliyorlar. Çünkü sivilleri insani siper olarak kullanmak istiyorlar.

 

Onlar Suriye hükümeti ve halkına baskı olarak kullandıkları araçları kaybediyorlar. Bu durum da onları zorluklarla ve dar bir geçitle karşı karşıya bırakıyor. Bu yüzden De Mistura’nın acelesi, geri dönüş yaparak bunları bir araya toparlama çerçevesindedir.

 

Bu muhalifler, Suriye temsilcileri olmaktan ziyade diğer ülkelerin temsilcisiler ve maalesef Suriye halkı adına konuşuyorlar. Taraflardan birçoğu bu savaşın devam etmesini istiyor. Çünkü onlar şimdiye kadar bu savaşta hiçbir isteklerine ulaşamadılar.”