“Bugün ki konuşmam, Beyrut’da iki ayrı bombalı saldırı sonucunda şehit edilen onlarca şehit ve yaralı hakkında olacak.Ancak konuşmama başlamadan önce dün gece Paris’de IŞİD tarafından gerçekleşen terör saldırısını kınıyor ve lanetliyorum.

 

IŞİD bölgede halkımızı kana ve teröre boğmak istiyor. Lübnan halkı yıllarca teröre maruz kalmış bir millettir ve bugün Fransa’da yaşanan terör saldırısının acısını ve derdini herkesten daha iyi anlayacaktır. Bu nedenle Paris’de yaşanan terör saldırısını lanetliyorum ve IŞİD gibi terör odaklarının dünyadan biran önce silinip atılmasını umut ediyorum.

 

Beyrut’da gerçekleşen IŞİD terörü sonucunda şehit olanlara Allah’tan rahmet ve yaralılara şifa diliyorum.Geride kalan ailelerin acısını ise onlarla paylaşıyor ve Allah’dan onlar için sabır niyaz ediyorum ki Allah sizleri sabır edenlerden kılsın.

 

Gerçekleşen terör saldırısı sonucunda yaralılara ve geride kalanlara yardım elini uzatan herkese buradan müteşekkir olduğumu belirtiyorum. Ayrıca görevlerini yerine getiren tüm medya kuruluşlarına da IŞİD terörü karşısında sessiz kalmadıkları için teşekkür ediyorum.

 

IŞİD terörü sonucu evlatlarını ve tanıdıklarını şehit veren ailelerin sabrı ve vakur oluşları Lübnan halkının cihat ruhunu ve direnişe olan inançlarını göstermektedir.

 

Gerçekleşen terör eylemine dair devletin yapacağı ayrıntılı açıklama ve tahkik açığa çıkmadan şuan saldırının ayrıntıları hakkında konuşmayı uygun bulmuyorum.Ancak buradan bir kaç konuya işaret etmek istiyorum.

 

Bu terör saldırısı tamamen IŞİD teröristlerine ait bir cinayet ve katliamdır.İki IŞİD intihar eylemcisinden birisinin Suriye’li olduğu kesinleşirken diğerinin kimliği henüz tespit edilmiş değil. Lübnan emniyet birimleri faillerin yakalanması ile olası bir başka terör eylemini engellemiştir.Şimdiye kadar gözaltına alınan faillerden hiçbirisi Filistinli değildir.

 

İleride bir başka terör saldırısına maruz kalmamak için hep birlikte omuz omuza mücadele etmemiz gerekir.Mücadeleyi ise hem siyasi arenada hemde bilfiil askeri sahada gerçekleştirerek, terörün kökünü bu topraklardan kazımamız gerekir.

 

Düşmanın taktik ve siyasetini tanıyarak bölgede teröre son verebiliriz.Bunun içinse herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekir. IŞİD terörüne karşı gerçekleşen her operasyonda öldürülen şehittir.

 

Düşmanın hedefi Lübnan’da yeni bir fitne oluşturmak.Saldırı sonucunda açıklanan isimler arasında Suriyeliler ile birlikte bir Filistinlinin de adı geçmekte. Buradan kasıt ise Filistinliler ile Lübnan halkı arasında yeni bir fitne oluşturarak Filistin kamplarında kaos meydana getirmek.

 

Ancak düşmanın bu fitnesi karşısında Lübnan halkı basiretini kaybetmeyerek, Filistin’in yanında olduklarını göstermiş oldu.Siyonist rejimin ve tekfirci teröristlerin amacı Lübnan’da iç savaş çıkarmaktır. Buna olanak sağlayanlar siyonizme ve tekfirci IŞİD terörüne hizmet etmektedirler.

 

Hasan Nasrallah son olarak konuşmasında “ hiç kimsenin Suriyeli ve Filistinli mültecilere saldırma hakkı yoktur.“ dedi.