24-07-2015 tarihinde eklendi
Dışarıdan düğmeye basıldı’ demeden önce düğmeye basanlarla ilişkilerinizi gözden geçirmek mecburiyetindesiniz!
Milli Gazete Yazarı Burak Kıllıoğlu, “Bana ne ABD’den demeden olmayacak” başlıklı yazısında “Ak Parti, en ufak bir olumsuzlukta kendi iktidarını sorumluluktan azade kılmak için “zamanlama manidar” demeden, “”dışarıdan düğmeye basılmış olabilir” diye hayıflanmadan önce, “düğmeye basanlarla”, “BOP’u yürütenlerle” ilişkilerini gözden geçirmek mecburiyetinde” dedi.

 Milli Gazete Yazarı Burak Kıllıoğlu, “Bana ne ABD’den demeden olmayacak” başlıklı yazısında “Ak Parti, en ufak bir olumsuzlukta kendi iktidarını sorumluluktan azade kılmak için “zamanlama manidar” demeden, ”dışarıdan düğmeye basılmış olabilir” diye hayıflanmadan önce, “düğmeye basanlarla”, “BOP’u yürütenlerle” ilişkilerini gözden geçirmek mecburiyetinde” dedi.
 
 Kıllıoğlu’nun yazısı şöyle:
 
 Ortadoğu coğrafyasında yer alıyorsanız, üstüne üstlük bir de Müslüman bir ülkeyseniz, muhakkak hem kısa hem de uzun vadeli planlara ve senaryolara karşı da hazırlıklı olmak zorundasınız demektir. Dünyanın enerji üssü olan ve küresel emperyalizmin paylaşım hesaplarının merkezindeki bu coğrafyada, hiçbir şey sürpriz olmadığı gibi hesapsız kitapsız olmanın bedeli de çok ağır olabilir mazallah.
 
 100 sene önce bu topraklara sömürgeci bir yağmacılık ve paylaşım hesaplarıyla dalıveren emperyal güçler, geçen zaman içerisinde yöntem ve usul değiştirse de, asıl maksatlarından vazgeçmediler. Ortadoğu coğrafyasına hem siyasi ve ekonomik hem de dini bir gözle bakan Siyonizm ve Hıristiyan işbirlikçileri, önce İsrail hançerini coğrafyamızın bağrına sapladı. Sonra da, Müslüman ülkelerin başına her fırsatta satılık ve işbirlikçi idareleri ve yöneticileri musallat ederek her anlamda bir sömürü ve nüfuz çarkını çevirmeyi başardı.
 
 En son Körfez savaşı ve ondan 10 yıl kadar sonra Irak işgalinde ellerine silah alıp savaşa giren emperyalizm, artık Müslümanları birbirine kırdırıyor. Müslümanların birbirlerini kırdığı bir cinnet halini yaşıyoruz ve bu durumda bile (teşbihte hata olmaz) “meleklerin cinsiyetini tartışan Bizanslılar” gibi kısır çekişmeler ve tartışmalarda debeleniyoruz. Yetmiyor, emperyal fitnenin aleni kışkırtmasıyla “mezhep çatışması”nın kıyısında geziniyoruz. Müslümanın bu coğrafyadaki baş düşmanı İsrail ve emperyalizm değil sanki!
 
 İstikamet belirsiz olunca ve emperyalist güçlerle aynı masaya oturmayı marifet bilince, ortak çıkarlara sahip olunduğu illüzyonuna kapılınca, onlarla “stratejik ortak”, “partner” vs olununca, İslam alemini hallaç pamuğun gibi atan Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) tehlikesini fark etmek de mümkün olmuyor haliyle. 2001’deki 11 Eylül’ün ardından Afganistan’la başlayıp 1 Mart tezkeresiyle Türkiye’nin de dahil olmak için yırtındığı Irak işgaliyle yanı başımızda işaret vermeye başlayan BOP, Libya, Suriye, Pakistan derken İslam coğrafyasından kan ve gözyaşının eksik olmamasına zemin hazırladı. “Bölgede kan durmazken Türkiye bir barış adası” türünden saçmalık ve fantezilerle meseleyi görmezden gelmeye çalışmak, dış politikada fiyaskolara neden olan fantezileri ve ABD’nin dümensuyunda girişilen tüm yanlışları aklamıyor, aklamayacak. 
 
 Türkiye, BOP’un ne manaya geldiğini anlamak için öncelikle “BOP eşbaşkanlığı”nın ne menem bir şey olduğunu sorgulamak durumunda. ABD’yle ortak çıkarların ne olduğuyla, emperyalizmle nasıl olur da “stratejik ortak” olduğumuzla, Kürecik’e kurulan radarla, İncirlik’in ne işe yaradığıyla, Maraş’taki ve Antep’teki Patriotlarla yüzleşmek zorunda. En ufak bir olumsuzlukta kendi iktidarını sorumluluktan azade kılmak için “zamanlama manidar” demeden, “”dışarıdan düğmeye basılmış olabilir” diye hayıflanmadan önce, “düğmeye basanlarla”, “BOP’u yürütenlerle” ilişkilerini gözden geçirmek mecburiyetinde.
 Uçuk kaçık ve fos dış politika fantezileri, kendimizi dev aynasında görmemizi sağlarken, BOP tehlikesini de görmezden gelmemize sebep oluyor. İstihbarat örgütleri, ajanlar cirit atarken, yarım kalmış hesaplar ve projeler İslam coğrafyasını tarumar ederken, her meseleyi kendi iktidarına bir tasallut olarak değerlendirmek hem basit hem de sığ bir tavırdan ileri gitmiyor. 
 
 BOP tüm hızıyla ilerlerken, Türkiye, Ortadoğu bataklığına doğru itiliyor. Stratejik ortağınız ve müttefikiniz ABD olduğu müddetçe, bu emperyal plana nasıl karşı duracaksınız? “Bana ne Amerika’dan” deme zamanı gelmedi mi hala!
http://caferider.com.tr/disaridan-dugmeye-basildi-demeden-once-dugmeye-basanlarla-iliskilerinizi-gozden-gecirmek-mecburiyetindesiniz--_h15026.html