18-04-2015 tarihinde eklendi
Mahir Hammud: Suud-Arap-Amerikan ittifakından oluşan deliler sürüsüne asla kapılmayacağız!
Lübnan’ın önde gelen Sünni alimlerinden Şeyh Mahir Hammud bu haftaki Cuma hutbesinde de Yemen’e yapılan müdahale ve sahte komplo iddialarına değindi.

Mahir Hammud: Ümmeti peşine takıp sürüklemek isteyen Suud-Arap-Amerikan ittifakından oluşan deliler sürüsüne asla kapılmayacağız! 
Lübnan’ın önde gelen Sünni alimlerinden Şeyh Mahir Hammud bu haftaki Cuma hutbesinde de Yemen’e yapılan müdahale ve sahte komplo iddialarına değindi.
 
Şeyh Mahir Hammud’un 17 Nisan 2015 tarihli Cuma hutbesi şöyle:
 
“Ümmetin her bir ferdinin peşine takıldığı deliler sürüsüne asla kapılmayacağız! Bazı deliler kendilerini akıllı zannediyorlar. Onları akıllı olarak göremeyenlere de şaşırıyorlar. İşte halimiz tam olarak bu! İslam dünyasında çoğunluk yalan yanlış söylemlere, hayali iddialara dayanıp cahiliyenin yeni bir şeklini yaşıyor.
 
Suud-Arap-Amerikan ittifakının Yemen’i hedef almasına rağmen birileri tarafından sempatiyle karşılanması, hatta bölgeyi hedef alan “İran projesine” karşı “Arap elbisesinin” giydirilmesi tam da bu değil mi? Tabi bir de Arap dünyasını çepeçevre kuşatmış olan Şia misyonerliğine karşı mücadele ediyorlar!
 
Bu iddialar dosdoğru bakış açılarını yok ederken, hak ehlinin de kendi vatanlarında “garip” durumuna düşmelerine yol açıyor. 60’lı 70’li yıllarda dini hassasiyetlere sahip olanların, namaz kılmak için mescitleri dolduranların sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Ama o zamanlar dinin bizzat hassasiyet sahibi, namaz kılan, hatta “alim” olarak tanımlanan kişiler tarafından hedef alındığına da tanık olmazdık. Ama bugün bu kimselerin dini hassasiyetleri, bu kişileri hakkı savunmaya teşvik etmiyor. Bilakis kişisel çıkarlarını, bulundukları grubun, mezhebin ya da kavmin çıkarlarını her şeyin üstünde tutabiliyorlar. Bu yüzden hakkı savunanlar kendilerini delilerin ortasında garip hissediyorlar.
 
Biz bu duyguyu İsrail’in saldırıları karşısında takındıkları tavırda yaşamadık mı? Direnişi intihar olarak tanımladıklarında, sonra 17 Mayıs Anlaşması’nı imzalayıp bir de bunun en doğrusu olduğunu söylediklerinde, 1993 yılında, 1996’da, sonra 2006 Temmuz Savaşı’nda hissetmedik mi? Sonunda hep biz haklı çıktık.
 
Aynı şekilde çok kısa bir süre sonra herkes Yemen’e yapılan müdahalenin iddia edildiği gibi bir komploya karşı yapılmadığını, bilakis Yemen halkını hedef aldığını, Amerika’nın projelerinden bir proje olduğunu anlayacak. “
http://caferider.com.tr/mahir-hammud--suud-arap-amerikan-ittifakindan-olusan-deliler-surusune-asla-kapilmayacagiz--_h14246.html