2003’te ABD işgaline uğrayan Irak son yıllarda istikrar yakalamaya başlamıştı ki geçen yıl IŞİD terör örgütü türedi. Yine aynı şekilde Suriye’de de ordu, muhaliflerin kalelerini bir bir çökertip tüm ülkede asayişi sağlama noktasına gelmişti ki IŞİD Halep’i ele geçirerek kaosu tetikledi. Bir anda ortaya çıkan bu örgütün Batı ile işbirliği içinde olduğuna dair birçok kanıt ortaya çıkmıştı. Yaptıkları katliamlar sebebi ile örgüt tüm dünyanın tepkisini çekince ABD göstermelik operasyonlar başlattı. Havadan yapılan bu operasyonlar IŞİD’in sahadaki etkisini değiştirmedi. Hatta Kobani’deki Kürtlere destek için 2 ay önce havadan atılan silahlar IŞİD’in eline geçmişti. Bunun kaza mı yoksa bilinçli bir destek mi olduğu tartışılmıştı. Aradan 2 ay geçti, aynı skandal Irak’ta patlak verdi. Alman hükümetinin Peşmerge’ye gönderdiği makinalı tüfeklerden bir bölümü, IŞİD’in eline geçti. İddianın kaynağı Almanya’dan IŞİD’e katılanları takip eden Erasmus Enstitüsü. Enstiti’nün Twitter hesabından paylaştığı resimlerin altına, “Beklenenden daha hızlı? Peşmerge için sağlanan Alman silahları, IŞİD’in eline geçti” diye yazıldı. Örgütün eline geçen silahların MG3 ve G36 olduğu belirtildi.
IŞİD’in silahları Batı’dan!
Aslında bu skandallardan önce de IŞİD’in cephanesinin büyük bir kısmını batılı ülkelere ait silahlar oluşturuyordu. Batı Irak ve Suriye’de terör ile mücadele mi ediyor yoksa teröre destek mi veriyor sorusunun bir nedeni de eğit-donat sistemi. ABD’nin eğittiği iki örgüt Suriye Devrimci Cephesi ve Azim Hareketi Kasım ayında El Nusra Cephesi’ne katılmıştı. Bu iki örgütün ABD’den “Grad” ve “tow” tanksavar füzeleri gibi ağır silahlar aldığı ortaya çıkmıştı. Skandalda ikinci perde Pazar günü patlak vermiş, 2 yılı aşkın süredir çoğu CIA uzmanı ABD’li subaylar tarafından Ürdün’de eğitilen Suriyeli isyancı “Yermuk Taburu”nun IŞİD’e katıldığı ortaya çıkmıştı.
‘IŞİD bir CIA projesidir’
İran’dan ise kısa bir süre önce “IŞİD’i CIA kurdu, elimizde belgeler var” açıklaması gelmişti. İran Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkan Yardımcısı Tuğgeneral Mesut Cezairi, “Washington güya IŞİD’e karşı mücadele yürüttüğünü açıkladığı bu sıralar bu örgütün CIA ürünü olduğunu kanıtlayan belgeler geliyor. Koalisyon kurulduğu andan itibaren ABD Silahlı Kuvvetleri’nin IŞİD’e silah ve üniforma temin etmesi, mücadele konusundaki açıklamalarının yalan olduğunu kanıtlıyor” demişti. ABD Ulusal Güvenlik Dairesi eski çalışanı Edward Snowden de, “IŞİD’in İsrail’in güvenliğini tesis etmek için Amerika, İngiltere ve İsrail istihbaratıyla ortak çalıştığını” belirtmişti. ABD Merkezi İstihbarat Ajansı’nın (CIA) üst kademe memuru Steven Kelley’den de “ABD’nin IŞİD’e saldırı yapması gerektiğini düşünenlere söylüyorum; tamamen gereksiz bir hamle çünkü onları biz yarattık, biz kontrol ediyoruz. Eğer ABD IŞİD’i yok etmek isteseydi, para kaynağını bitirirdi ve örgütün oluşmasında, örgüte katkı sağlanmasında etkili olan kişilerin icabına bakardı” demişti.
y.mesaj