26-08-2014 tarihinde eklendi
İranlı siyaset uzmanı: "IŞİD ABD ürünüdür"
Kırmızı çizgi aşıldı

 Tahran’lı siyaset uzmanı, Mehr Haber Ajansı’nın eski baş editörü Hasan Hanizade konuyla ilgli Rus radyosuna  şunu söyledi:

‘IŞİD", Nusra Cephesi, Güney Lübnan Ordusu, El Kaide ve Orta Doğu’da faaliyette bulunan başka yasadışı askeri örgütlerden gelen terör tehdidiyle etkili mücadele yöntemleri dünya toplumunun, bütün ilgili ülkelerin işbirliği ve etkileşimi sonucunda geliştirilmelidir. İlk önce bu şekildeki terörizmin gerçek risklerinin değerlendirilmesi gerekiyor. İD temelindeki ideolojinin köklerini, bu örgütün askeri potansiyelini etraflıca incelemek lazım. Ancak maalesef sözde Irak ve Suriye’de terörizmle mücadele etmeye hazır olanların tutumları çok farklı, görüş birliği yoktur aralarında aslında. ABD ve Batı ülkelerinin bu sorunun çözümüne dair yaklaşımı pek ciddi sayılmaz.



Aslında İslam Devleti örgütü ile ilgili şimdiki durum bana 30 yıl önce ABD, Batılı müttefikleri ve Suudi Arabistan’ın desteğiyle El Kaide’nin oluşturulma hikayesini andırıyor. El Kaide o zaman başta Afgan krizi olmak üzere bölgesel çatışmalarda Sovyet Birliği’ne karşı konulması için kurulmuştu. Gerçi, bir müddet sonra olup bitenleri hepimiz biliyoruz. El Kaide, Washington’un saldırgan politikasının aleti olmaktan çıkıp onun en büyük düşmanına dönüşmüş oldu.

Bugün de İD, ABD, İsrail, İngiltere ve Suudi Arabistan’ın ortak gayretlerinin ürünü, Orta Doğu’da kendi çıkarlarına uygun olan politikaların izlenmesi için kullanılan alet gibi görünüyor. Gerçi şu an Amerikalıların durumu artık kontrol edemediklerini görüyoruz. Kah Suriye kah Irak’tan vatandaşlarının idamlarıyla ilgili haberler geliyor. Tabii ki Obama buna karşı kayıtsız kalamaz, tepki vermesi lazım. İşte ABD harekete geçti. Beyaz Saray İD gruplarının yok edilmesi için İran ve Rusya’nın katılımıyla bile tek bir cephe oluşturma çağrılarında bulunuyor. Bu arada İD militanlarının vahşi eylemleri kırmızı çizgiyi aştı, Amerikalılar geç kalmışlar gibi görünüyor. Dünyanın dört bir köşesinde insanlar terör korkusuyla yaşıyorlar, ve şimdiden teröristlere karşı yapılan her hangi bir eylem en ince ayrıntılara kadar etraflıca düşünülmeli, hesaplanmalıdır. Aksi halde her yanlışın çok ağır bedeli olabilir, yeni kurban ve felaketlere yol açabilir’.

Bu arada İD militanlarının Irak ilerleyişi devam ediyor. Teröristler Musul ve Tikrit’i ele geçirmişlerdi. Musul’da militanlar Türkiye’nin Başkonsolosu, diplomatlar ve başka konsolosluk çalışanlarını rehin almışlardı. Başka devletlerin diplomatik misyonları da tehlikede.
 

http://caferider.com.tr/iranli-siyaset-uzmani---isid-abd-urunudur-_h12399.html