|
Abdülmecid Abdülbari .
İngiliz medyasına göre, Amerikalı gazeteci Foley'nin kafasını kesen İngiliz vatandaşı.
Hikayesi çok anlamlı.
24 yaşında ve geçen yıla kadar iyi bir Rap'çi.
Geçen yıl Mart ayında İstanbul üzerinden Suriye'ye gitmiş ve IŞİD'e katılmış.
Yeni adı : Kasap John.
Övünerek yaptığı iş kafa kesip kesilen kafaların önünde poz vermek.
Buraya kadar her şey normal!
Gelelim babasına.
Adil Abdülmacit Abdülbari.
Üstelik adil!
Adam 1981'de Mısır Cumhurbaşkanı Sedat'ın öldürülmesi ile ilgili tutuklandı. 1986'da serbest kaldı. Ama uslanmadı ve radikal İslamcı gruplarla eylemlerine devam etti. 1990 yılına kadar 10 kez tutuklanıp serbest bırakıldı. Sonra da siyasi mülteci olarak İngiltere'ye sığınıp orada yerleşti.
Eşi ve yeni doğmuş oğlu Abdülmecit ile birlikte. Adil olması gereken Adil orada da uslu durmadı. İslamcı gruplar ile karanlık işler çevirip durdu.1999'da Kaide'nin Kenya ve Tanzanya'daki ABD elçiliklerine yönelik saldırılar işe ilgili tutuklandı.
CIA istedi İngiliz Hükümeti vermedi ama 2012 yılına kadar hapiste kaldı.
Serbest kaldığında bölgede Arap Baharı denilen oyun başlamıştı.
İngiliz okullarında çok iyi okuyan oğlu Abdülmecid babasından çok hikaye dinledi.
Babasının telkin ve terbiyesi ile 'iyi Müslüman' olmaya karar verdi.
'İyi Müslüman' olmanın temel koşulu babasının yolundan gitmekti.
Kaide'ci babanın oğlu IŞİD'çi olur.
İngiltere, Fransa, Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri bu babalardan binlercesine siyasi mülteci hakkı tanımıştı. Son 30-40 yılda Arap ve Müslüman ülkelerinde iktidarlara karşı isyan eden İslamcıların büyük bölümü AB ülkelerinin himayesinde krallar gibi yaşıyordu. Bir o kadarı da Suudi Arabistan'da. Arap Baharı öncesi ve sonrasında bu İslamcılar dolaylı-dolaysız o ülke istihbarat örgütleri ile çok iyi ilişkiler içindeydiler.
Öyle olmasaydı binlerce İslâmcı bu ülkelerden çıkıp İstanbul üzerinden Suriye'ye giremezdi.
O ülkelerin istihbarat örgütleri her şeyi biliyordu.
Kafa kesebilecekleri belli idi. Tıpkı Abdülmecit olayında olduğu gibi.
Adam iflah olmaz bir ruh hastası. İdeal bir model.
Tıpkı babası ve babasının benzerleri gibi.
Oyunu kim oynuyor belli değil.
Kendileri mi yoksa onlara siyasi mülteci statüsü tanıyan ve gerektiğinde onları kullanan istihbarat örgütleri mi?
İflah olmaz İslamcılar.
Kesen ya da kesmeyenlerin tümü vefasız, kindar, gaddar ve öldürmekten haz alır.
Adamlar Batılı ülkelerde yetişiyor, okuyor, çalışıyor ve mutlu bir yaşam sürüyor ama ruhlarındaki o kin ve nefretten bir türlü kurtulamıyorlar ya da kurtulmak istemiyorlar.
ABD, İsrail ve HaçlıI Batı'nın karşıtı olarak yetiştiriliyorlar ama Batı'nın kucağına oturmaktan haz alıyorlar . Zaman zaman İsrail'den destek görmek de helal. Tıpkı Suriye'de savaşan IŞİD, Nusra ve Allahu Ekber nidaları ile insanları öldüren ÖSO ve türevleri gibi.
Hepsi de Müslüman Türkiye, Katar, Suudi Arabistan ve diğer bölge ülkelerinden destek görüyor.
Hepsi Suriye, Irak, Libya, Mısır, Yemen, Lübnan ve diğer Müslüman ülkeleri perişan etmek için görevlendirilmiş.
İsrail ve Batı bu işe bayılıyor.
|
|