Ukrayna'nın doğu ve güney bölgelerindeki gerginlik sürerken, sadece Ukraynalılar değil, uluslararası kamuoyu da yaklaşan Kırım referandumunu bekliyor.
Rusya yanlıları bir tarafta, Ukrayna'nın bütünlüğünü destekleyenler ise diğer tarafta mitingler düzenleyerek destek arıyor. Bunun yanı sıra, Kiev yönetimi krizi çözmek için yoğun diplomatik çabalar harcıyor. Avrupa Birliği, ABD ve Rusya da Kırım'daki etkilerini kaybetmemek için kıyasıya yarışıyor…
Kiev'de hayat normale dönüyor
Ukrayna'nın başkenti Kiev'de yollardaki barikatlar kaldırılır ve hayat normale dönerken, ülkenin doğu ve güney bölgelerinde ise gerginlik daha da şiddetleniyor.
Luhansk ilindeki belediye binasında bulunan bayrak, 10 gün içinde üç kez değişti. Şu an, hem Ukrayna hem de Rusya bayrakları asılı…
Kiev yönetimi, Ukrayna'nın doğu ve güney bölgelerinde süren gerginliğin, AB ve ABD'nin arabuluculuğuyla çözülmesini bekliyor.
Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland ve Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz ile dün (10 Mart) görüşmeler yaptı.
Yatsenyuk, daha sonra yaptığı açıklamada, bağımsız bir kuruluş olarak Venedik Komisyonu'nun, 14 Mart günü, yani referandum tarihinin iki gün öncesinde, Kırım'da referandum yapılmasının meşruiyetini değerlendireceğini söyledi.
Rus hükümetini, Kırım Özerk Cumhuriyeti'nde düzenlenmesi planlanan referandumun acilen iptal edilmesi için çalışmaya çağıran Yatsenyuk, Kırım'ın Ukrayna'nın ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguladı.
Yatsenyuk, "uluslararası destek" peşinde
Yatsenyuk, ayrıca Kırım krizine çözüm bulmak üzere yarın ABD'ye giderek, Başkan Barack Obama ile bir araya gelecek.
Ukrayna Başbakanı, uluslararası toplumun desteğini alma çabalarını, bir sonraki gün BM Güvenlik Konseyi'nde yapacağı konuşmayla sürdürecek.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrey Deşitsa, ülkesinin AB ile imzalamak istediği ortaklık anlaşmasının siyasi kısmını en kısa süre içinde imzalayacaklarına dikkat çekti.
ABD, Kırım referandumuna karşı çıkıyor
ABD'nin Kiev Büyükelçisi Geoffrey Pyatt, dün Kırım'ın Ukrayna toprağı olduğunu, Washington'un 16 Mart günü Kırım'da yapılacak referandumun sonucunu tanımayacağını kaydetti.
ABD'nin Rusya'ya karşı yaptırım uygulamayı planladığına işaret eden büyükelçi, gerginliğin tırmanması durumunda ülkesinin daha fazla tedbir alacağını dile getirdi.
Büyük fikir ayrılıkları var
Kırım'ın başkenti Akmescit'te (Simferopol) günlük yaşam olağan şekilde seyrediyor. Önceki gün, Kırım'ın Rusya'ya katılmasını destekleyenler ile bu karara karşı çıkan vatandaşların mitingler yapmasına rağmen, kentte herhangi bir çatışma yaşanmadı. Kırımlılar, referandum gününü deyim yerindeyse sükûnetle bekliyor.
Kırım'daki Rus nüfusu, toplam nüfusun yüzde 60'ını oluştururken; Ukraynalılar, toplam nüfusun yüzde 24'üne, Tatarlar ise yüzde 12'sine tekabül ediyor.
Farklı etnik gruplar arasında Kırım'ın geleceği konusunda büyük fikir ayrılıkları bulunuyor.
Rus etnik grubu, Rus askerlerinin Kırım'a girişini olumlu karşılıyor. Askerlerin, kendi güvenliklerini korumak için geldiklerini düşünen Ruslar, Ukrayna'daki yeni yönetime de karşı çıkıyor. Bununla beraber, Tatarlar ve Ukraynalılar ise Kırım'da referandum istemiyor…