İsrail Çevre Bakanı Amir Peretz Mavi Marmara katliamından sonra ilk kez Türkiye'ye geldi.Adeta krallar gibi karşılanan ve hiç bir yaptırım uygulanmayan bakanın Türkiye'ye gelmesi ile ilgili Mavi Marmara Derneği açıklama yaptı.
Katil İsrail'in pişkin bakanına ithaf basın açıklaması
Herşey çok güzel demiş…
Pişkinliğin böylesi! Sadece insani yardım amacı güden sivillere uluslararası sularda tüm İsrail donanması ve özel birliklerinizle yapmış olduğunuz onursuz saldırıda 9 kardeşimizi katlederken, onlarcasını da ölümcül şekilde yaralarken ve 1285 gündür komada olan Uğur Süleyman Söylemez abimiz ortadayken hiçbir şey güzel değildir! Sizin için de olmamalıdır. En azından biraz utanma arlanma olur insanda…
Akdeniz Temizliği Tarafları Konferansına katılmaya gelmişsiniz. Akdenizi sizden başka kirleten yok. Biraz onurunuz varsa insanlığa karşı işlediğiniz suçlardan vazgeçersiniz, gerçi siz bilirsiniz… Mavi Marmara Akdeniz temizliği çalışmasını başlatmış ve adım adım Özgür Mescid-i Aksa hedefine doğru ilerlemektedir. Akdenizden temizlendiğiniz günleri görmek inşallah bizleri ve şehidlerimizi memnun edecektir.
Herşey güzel olacak madem, neden siz geldiniz de Mavi Marmara davasında yargılanan Gabi Aşkenazi, Amos Yadlin, Eliezer Marom ve Avishay Levi için sakın Türkiye’ye gitmeyin talimatı verdiniz? Onları da inşallah Mavi Marmara’dan sonra Türkiye’de bir ilk olarak ağırlayacağız. Bizim için hazırlamış olduğunuz Berşava hapishanesi kadar rahat ve konforlu olacak ağırlayacağımız mekan…
Siz yanlış geldiniz, dönünce bu dört katili gönderinde yaptıkları katliam ve terör saldırısını biraz savunsunlar. Gelirken diğer suç ortaklarını da getirsinler. Onları da bekleriz.
Mavi Marmara özgür Kudüs hedefine doğru yoluna devam ediyor. Ne siz, ne de iç ve dış işbirlikçilerinizin bu yürüyüşü durduramayacağını hep birlikte göreceğiz.
Daha temiz Akdeniz, İsrailsiz bir Akdeniz ile mümkündür…
Mavimarmara Yönetim Kurulu
Yılmaz "Ambargonun kalkması en öncelikli şartımızdır"
Mavi Marmara Derneği Başkanı İslaim Yılmaz sitemize yaptığı açıklamada Özür,tazminat ve ambargoların kalkma şartlarını da değerlendirdi.
Yılmaz telefonda bir özür olduğu söylendi duyan olmadı. Biz İsrail tarafının canlı yayında ve Türkiye'ye gelerek şehit ailelerinin gözlerinin içine bakabaka özür dilemesini bekliyoruz. Bu özrün bizim için hiç bir anlamı yok dedi. Tazminat konusunda ise bütün yolcu ve şehit ailelerinin söylediği şey şu ambargo kalkmadan tazminatın konuşulması bile bizi rencide ediliyor. Bu konu konuşuluyor gizliden veya açıktan konuşuluyor ama ambargonun kalkması şart.
Tazminatın da canlarının yanacak şekilde ödenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Kimsenin hesabında tazminat konusu eksik bir kalem gibi durmuyor. Önce ambargo kalkmalı. Bu konuda da bir iki göz boyama oldu. Ancak işgal ve baskı devam ediyor. Gazzede kelimenin tam anlamıyla bir insanlık dramı yaşanıyor.
Bazıları da bu konunun örtbast edilmesi için arada bir çıkıp rencide edici sözler konuşup kayboluyorlar. Gazzenin durumu ortada, biz bu bedeli Filistin'in özgürlüğü için yaptık. Bu dram devam ettiği müddetçe bizim de çabalarımız sürecek dedi.