Muammer Kaddafi rejiminin devrilmesinden sonra Libya dağılma tehlikesiyle karşı karşıya geldi. Böyle durum, Batı tarafından aktif olarak desteklenmiş bu ülkedeki Arap ilkbaharının somut bir sonucudur. Değişik gruplar ve kabileler arasında şiddetli savaş eylemleri yapılıyor. Petrol üretimi ülkenin tarihindeki en düşük bir düzeye indi. Gıda sıkıntısı çekildiği için açlık tehlikesi var. Batı Libya’nın bölünmesini önleme yolunu bulamadı.
Kimi eksperlerin kanısına göre,Libya’da iktidar gerçekte, sayısı çok olan silahlı grupların elindedir. Her biri de petrol kaynakları olan şu veya bu bölgede durumu denetimi altında almak amaçları peşindedir. Organizasyon modeli, üyelerinin etnik kökenleri ve dinsel görüşleri ne olursa olsun tüm bu silahlı gruplar, her şeyden önce doğal zenginlik kaynakları için, yani para ve varlığını sürdürmek imkanları için savaşıyor. Afrika’da en büyük petrol kaynaklarına sahip olan Libya’da herkesin herkese karşı yapılan savaşın sonsuza kadar devam etmesi tehlikesi var. Sonuçta Libya’nın bölünmesi pek muhtemeldir. Rusya Bilimler Akademisi Doğubilim Enstitüsü “Arap diyalogu” Merkezi müdürü Anatoliy Yegorin, o halde Trablus’un yetkileri dahilinde tek dışişleri kalacak.,dedi ve şöyle konuştu:
Kirenaika neredeyse Libya’dan ayrılıp petrol şirketi kurdu. Ardından Fezzan ve Tripolitanya’nın ayrılması da olasıdır. Ancak ülkenin bölünmesi sonucunda ayrı devletlerin kurulması,bence beklenmez. Galip ihtimalle .bu bölgeler geniş özerklik alacak, Trablus’taki merkezi hükümet de ülkeyi uluslararası alanda temsil edecek. Böyle gelişmeler,bir bakıma göre kabul edilebilir görülüyorsa da gerçekte, tepeden tırnağa kadar silahlı savaşçı gruplarının eylemlerde bulunmasına, merkezi yönetimin olmayışına ve hazinenin tümüyle boş olmasına yolaçacak. Libya halkının yıllarca yıkımlılık şartlarında yaşaması ve açlık çekmesi pek muhtemeldir.
Kimi gözlemciler perspektiflerin cok daha karamsar olduğu kanısındadır. Libya’daki petrol kaynaklarının yüzde 80-i Kirenaika’dadır. Bu,bölücülük için zemin olabilir.Bir zaman önce Kirenaika’da hükümetti kuruldu ve hükümetbaşkanı seçildi. Kirenaika temsilcileri ülkenin bölünmesini istemediklerini belirtiyorlar. Oysa ki son gelişmeler ciddi merkezkaç süreçlerin göstergeleridir. Bu süreclerin yanısıra terorist saldırılar,silahlı çarpışmalar, insanları rehin alma, petrol kuyuları ve terminalleri ele geçirme gibi olaylar yaşanıyor. Silahlı grupların liderleri şimdilik birlik olan devletin dış dünya ile ilişkilerine engel oluyor. Oysa ki, günümüzde her şey bu ilişkilere bağlı. Birileri gıda ithalatını ödemiyor çünkü diğerleri petrol ihrac edilmesini engelliyor. Petrol üretimi de birkaç misli azaldı. Libya ve Suriye halklarıyla Rusya Dayanışma Komitesi başkan yardımcısı Nelli Kuskova, ülkenin dağılmasına dürtü yapılmasına artık ihtiyac olmadığını kaydederek şunları söyledi:
İki yıl önce NATO uçakları Libya’nın dağılması için gerekeni yaptı. Ülke yıkımlar haline geldi. Bazı kentlerde sakinleri evlerinden kovuldu. Libya’nın yine birlik olması için ne yapılmalı? Bunun için herhalde fantastik çabaların gösterilmesi ve her şeyden önce arkasından düzene can atan insanların gedecekleri güçlü bir liderin ortaya çıkması lazım.
Fakat halihazırda Libya’da böyle bir lider yok. Eylemleri yıkımlılık ve kaosa sebep olan Batı ise durumu düzeltmek istemiyor. Vşington ve Brüksel yaptıklarından sorumluluk taşımak gereğinin lafını bile duymak istemeyerek durumu bilmemezlikten gelmeyi tercih ediyor.