Dün İran ve Ortadoğu basınında Zülfikar Tugayı komutan yardımcısı Fazıl Subhi’nin şehit düştüğü haberleri basına yansıdı, ancak resmi makamlar komutanın şehadeti hakkında bir açıklama yapmamış ve şehadeti konusunda soru işaretleri bulunmaktaydı.

Ebu Hacer adıyla ünlenen Fazıl Subhi’nin, Hz. Zeyneb’in (s.a) türbesini korumak için bir çok kahramanlıklara imza attığı herkes tarafından bilinmekteydi. Dolayısıyla Ebu Hacer’in şehadet haberi Şiaları oldukça sarstı.  

Bu doğrultuda Ebu Hacer’in şehadetinin sıhhat ve doğruluğunu ortaya koymak için ABNA Haber Ajansı olarak Hz. Zeynep (s.a) türbesini koruyan fedailerden komutan Ebu Gadir’le bir röportaj yaptık.

Türbenin müdafilerinden Ebu Gadir, ABNA Haber Ajansına özel olarak verdiği röportajında Ebu Hacer’in şehadetini onaylayarak şunları söyledi: Hz. Zeyneb (selamullahi aleyha) türbesini koruyanlar Emire’l Mümin’in Hz. Ali’nin (aleyhi selam) kızının haremini korumanın yanı sıra, teröristlerin tecavüz ve saldırı hedefinde olan Şii bölgelerini de korumaktadırlar.

Ebu Gadir sözlerini şöyle sürdürdü: Ebu Hacer’de şecaat ve yiğitliği ile Kuzey Suriye yönünden Ürdün’le sınır olan Diraa şehrinde yaşayan Şii halkı korumak için komutan unvanıyla bu şehre gönderildi.

Ebu Gadir, bölgede çok şiddetli çatışmaların yaşandığını belirterek şunları söyledi: Bu çatışmalar sırasında Ebu Hacer keskin nişancı tüfeklerinden kanastan sıkılan iki mermiyle yüce şehadet makamına erdi. Atılan mermilerden birisi beline ötekisi ise göğsüne isabet etti.

Kanas tüfeği ile şehit düşen Ebu Hacer yere düştüğünde Ebu Hacer’in cephe yoldaşlarından olan İsa Ebu Nuh, Ebu Hacer’in cesedinin teröristlerin kurşunları altında kalmaması için ona yardıma koştu, ancak o da kanastan atılan kurşunlarla şehit düştü.

Hz. Zeynep (selamullahi aleyha) türbesini koruyan yüksek dereceli komutana ABNA Haber Ajansının bu iki şehidin şu anda naaşlarının nerde olduğu sorusuna verdiği yanıt ise şöyle oldu: Ebu Hacer ve Ebu Nuh’un pak naaşları şimdilik Hz. Zeyneb’in (aleyha selam) haremine kaldırıldı. Halk ve mücahit askerler ağıt yakıyorlar.

Ebu Gadir, Ebu Hacer’in pak naaşı hakkında ise şunları söyledi: Hz. Zeyneb’in (s.a) bu fedaisinin pak naaşı yarın Perşembe günü veya Cuma günü İran’a oradan da Necef’e gönderilecek. Orada da halkın yoğun katılımı ile toprağa verilecek.

Ebu Gadir, Zeynebiye bölgesinin şu anki fiili durumu hakkındaki sorumuza ise şu yanıtı verdi: Şu anda bölge emniyet altında ve hiçbir çatışma yaşanmamaktadır.

Suriye hakkında ise komutan Ebu Gadir şunları söyledi: Hz. Zeynep fedaileri, Pazar günü (15 Eylül) Şam Havaalanına giden yolu güvensiz hale getiren keskin nişancılardan temizlemek için Şa’ba bölgesine gönderildiler. Fedai savaşçılar Salı günü (17 Eylül) ise bölgelerine geri dönerken yolda 15 silahlı teröristi sağ olarak silahlarıyla birlikte ele geçirerek Zeynebiye’ye döndüler.  

Ebu Gadir’in açıklamasına göre buradaki çatışmada müdafilerden iki kişi şehit düştü.

Irak’tan Hz. Zeynep (selamullahi aleyha) türbesini korumak için Suriye’ye giden Ebu Hacer şehadetinden önce yaptığı açıklamada şunları söylemişti: Bizler burada Irak, Suriye ve başka ülkelerden teşkil olan Ebu’l Fadlı’l Abbas ve Zülfikar tugaylarını kurduk. Bizim bölgede çatışmalar başladığında isyancıların ele geçirdiği bölgeleri temizlemek için Suriye Ordusunun yanında askeri operasyonlara katıldık.

Şehit Ebu Hacer (r.a) sözlerini şöyle bitirmişti: Bizim birliğimiz Hz. Zeyneb’in (selamullahi aleyha) türbesi ve Dimeşk’te Şiaların yaşadığı bölgeleri korumaktı.