Türkiye'nin Olimpiyatlara ev sahipliği yapıp yapmamasının Başbakan Erdoğan'ın geleceğini de belirleyebileceği öne sürülen makalede Dombey, ülkenin başarılı olması durumunda Olimpiyatlara ev sahipliği yapacak ilk Müslüman ülke olacağına dikkat çekiyor.

Aylarca iyi giden ev sahipliği adaylığından sonra bu yaz "sorunların ardı ardına gelmeye başladığını" söylüyor Dombey: "Ekonomi konusunda endişelerin arttığı ve hükümetine karşı çalkantılı protestoların yaşandığı yaz aylarından sonra Erdoğan uluslararası alanda tanınmak ve siyasi ve ekonomik ivme istiyor."

Dombey, İstanbul'un çok güzel bir şehir olduğunu ama Olimpiyatlara ev sahipliği yapabilmek için Madrid ve Tokyo'nun aksine altyapı projelerine çok fazla para aktarılması gerektiğine dikkat çekiyor.

Yazar, İstanbul'un bu yönde 19,2 milyar dolar harcamaya kendini adadığını da yazıyor.

Dombey, makalesine şöyle devam ediyor: "Olimpiyatlara ev sahipliği yapabilmek için adaylığını açıklamasından bu yana çok şey değişti.

Türkiye'nin imajı Haziran ayında polis ve protestocular arasındaki çatışmalarla zedelendi – o kadar ki, bir bakan, İstanbul'un Olimpiyatlara ev sahipliği yapamaması durumunda bunun protestocuların suçu olacağını söyledi.

O zamandan bu yana hükümetin otoriter tutumuna yönelik suçlamalar devam ederken Başbakan Erdoğan, hükümetine darbe vurmaya çalışan, ve uluslararası medya ve bir faiz lobisini içerdiğini söylediği bir sözde uluslararası komploya nefret kustu.

Başbakan ayrıca Mısır'daki darbenin İsrail tarafından organize edildiğini söylemesiyle Amerika tarafından eleştirildi.

İstanbul'un adaylığına ayrıca, aralarında Nevin Yanıt'ın da olduğu 31 Türk atletin iki yıl men edilmesine yol açan iki doping skandalı gölge düşürdü.

(…) Ama Türkiye Ekonomik Politikaları Araştırma Vakfı İcra Direktörü Güven Sak, İstanbul'un ilk Olimpiyat adaylığından bu yana kat ettiği yola dikkat çeliyor.

Şehir 1992 yılında ilk defa aday olduğunda metro hattına sahip değildi. Ama beşinci kez aday olan İstanbul'un 2020 yılında metro hattının 265 kilometreyi bulacağı öngörülüyor.

Olimpiyatlara ev sahipliği yaparak ülkelerinin geliştiğini kanıtlamaları, ve şehirlere yaşattığı değişime örnek olarak Seul, Barselona ve Pekin'i gösteriyor.

İstanbul da bu kulübe katılmayı umuluyor."