Siyonist Rejim merkezli Haretz gazetesi Arabistan ve müttefiklerinin İran ve Yemen karşısında üstünlük kuramamasının nedenlerine değindi.
Haretz Arabistan ve BAE'nin Ensarullah güçleri karşısındaki başarısızlığına işaret ederek; bu iki ülke modern askeri merkezlere sahiptir ve yetkilileri her yıl silah alımı için milyarlarca dolar harcıyor ancak bir grup gerilla savaşçısı önlerini kesmiş durumda, ifadelerini kullandı.
Siyonist gazete daha sonra Arabistan'ın askeri teçhizat alımı için harcadığı paralara işaret ederek; Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'nün açıklamalarına göre, Suudi Arabistan 2017 yılında silah alımına harcadığı 69.4 milyar dolarla asker silah harcamaları listesinde 3.sıraya yerleşti. Bu kurum ayrıca Suudi Arabistan'ı 2015, 2016 yılında silah temini miktarının fazlalığı konusunda ikinci ülke olarak tanımladı ve bu miltarın 6 yıl öncesine kıyasla %200 arttığını belirtti.
Haretz analizin devamında Arabistan'ın askeri bakımdan zayıf olduğunu belirterek; tüm bunlara rağmen Arabistan'ın askeri açıdan zayıf olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Arabistan aldığı tüm silahlara karşın tecrübesiz, yeni yakıt konusunda Amerika'ya bağımlı ve insani sermayeden yoksundur.
Tel-Aviv Üniversitesi İç Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü'nde kıdemli araştırmacı Yuel Gasanski Haretz gazetesine Arabistan ordusunun Yemen Ensarullah güçleri karşısındaki başarısızlığının nedenleri ile ilgili yaptığı açıklamada; onlar 1991 yılından beri hiçbir savaşa katılmadı ancak Husiler onlarca yıllık gerilla tecrübesine sahiptir. Arabistan liderliğindeki koalisyon geçtiğimiz hafta Hudeyde limanını işgal etme amacına ulaşamadı. İran Batılı ülkelerin ve Suudi Arabistan'ın Ensarullah'a silah yardımı yaptığı yönündeki suçlamalarını reddetmektedir.
Haretz gazetesi yayımladığı analizin bir başka bölümünde Arabistan'ın herkes tarafından bilinen bir başka özelliğine işaret etti ve Arabistan ordusunun başarısızlığını buna dayandırdı.
Gazete konuyla ilgili; Arabistan ordusu demokratik olmayan birçok ülke gibi merkeze ciddi bir bağlılı olan operasyonel bir sisteme sahiptir; şahzadelerin ve diğer hanedan üyelerinin askerlik görevi bulunmuyor hatta bir asker dahi yetiştirmiyorlar. 1970 yılında Hollandalı bir sosyal psikolog "güç mesafesi" adlı bir gösterge geliştirerek gücün derecesine göre bir hiyerarşi oluşturdu. Bu psikolog Suudi Arabistan ve BAE gibi ülkelerde [güç yapılarının] tamamen hiyerarşik olduğu ve bu nedenle küçük ve büyük sorunları çözme esnekliğinin yanı sıra yenilik yapma yeteneklerinin sınırlı olduğu sonucuna vardı, ifadelerini kullandı.